top of page

Baba’nın yönetmeni Florian Zeller’dan Filme Dair

haberler-1.jpg

23.03.2021

“Filmi İngilizce yazmamın tek sebebi o, böylece ona ulaşabilirdim. Bu yüzden filmdeki karakterin adı da Anthony.”

6 dalda Oscar® adayı olan BABA (The Father), yönetmen Florian Zeller’ın aynı isimli tiyatro oyunundan beyazperdeye uyarlandı. Başrollerinde Oscar ödüllü oyuncular Anthony Hopkins ile Olivia Colman’ın yer aldığı bir film, 81 yaşındaki Alzheimer hastası Anthony’ye odaklanıyor. Anthony, Londra’daki dairesinde ısrarla yalnız yaşamak isterken, kızı Anne ona bakmaktadır. Babasına bakma sorumluluğu gün geçtikçe artarken Anne, yeni tanıştığı bir adamla Paris’e taşınmaya karar verir. Anthony, kafasındaki cevapsız sorulardan oluşan labirentin içinde, umutsuzca etrafında olup bitenleri anlamaya çalışmaktadır. Anne ise, babasının yanında kalmakla ve Paris’e gitmek arasında ikilemdedir.

Tiyatrodan sinemaya transfer olan Fransız yönetmen Florian Zeller’a göre, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişki, günün birinde ebeveynin çocuğa dönüştüğü ve çocuğun ona baktığı kaçınılmaz bir gerçeğe dönüşüyor. Baba, bu noktada sadece hastalığı konu edinen bir film olmaktan çıkıp, ikili arasındaki derin ilişkiye odaklanıyor. Zeller, senaryo süreci boyunca aklında hep Anthony Hopkins’in olduğunu söylüyor. “Filmi İngilizce yazmamın tek sebebi o, böylece ona ulaşabilirdim. Bu anlamda, hayalimin bir parçasıydı. Bu yüzden filmdeki karakterin adı da Anthony.”

Filmin başrol oyuncularından Anthony Hopkins karakteri hakkında “Ben 82 yaşındayım ve babamın ölümünden sonra hayatta kalmayı başarabildim. Sanırım Anthony’yi başından itibaren anlayabiliyorum, bir noktada babama çok benziyor.” diyor. Hopkins’in başrolü paylaştığı Olivia Colman ise Hopkins’le birlikte çalışmaktan çok keyif aldığını söylüyor. “O çok neşeli bir adam. Sohbet eder ve kayda gireceğimiz anda tüm ciddiyetiyle çalışmaya hazır olur. Baba filminde onunla çalıştığımız için çok şanslıyız.”

Zeller, Baba’yı yazarken David Lynch’in klasik filmi Mulholland Çıkmazı’ndan ilham aldığını söylüyor. “En başından beri Baba’yı bir bilmece olarak gördüm. Bir seyirci olarak, yapbozun tüm parçalarıyla en doğru birleşmeye gelene kadar uğraşmalısınız. Fakat bu da hiçbir zaman olmaz, hep eksik bir parça vardır. Bu durum, izleyiciyi yönünü kaybetmenin nasıl bir şey olduğu hissine götürüyor.”

Filmi bu şekilde tasarlamanın, bir parça da olsun Alzheimer hastalığını deneyimlemek ve farkındalık yaratmak için olduğunu söylüyor. Nitekim yönetmen, Alzheimer hakkında pek çok güzel film olsa da, hepsinin aynı bakış açısı ile yazıldığını düşünüyor. “Daha zorlu bir şey arıyordum. Bu yüzden hikâyeyi daha içerden anlatmak istedim” diyor.

Bu sezonun en çok konuşulacak filmlerinden BABA (The Father), yakında sinemalarda.

Kaynak: The Hollywood Reporter

bottom of page